“Avrupa’ya ihracatın yavaşlaması TL üzerindeki baskıyı artırabilir”
Ekonomim’den Elif Karaca’nın aktardığına göre, Avrupa’da ekonomiden giderek daha fazla yavaşlama sinyalinin gelmesi Türkiye’de ihracatçıları endişelendirmeye başlarken, söz konusu yavaşlamanın başta enflasyon, büyüme ve cari açık olmak üzere Türkiye’nin en önemli ekonomik göstergelerini olumsuz etkileyebileceği belirtiliyor. İtalyan bankacılık grubu UniCredit’in Araştırma Bölüm Başkanı ve Avrupa Başekonomisti Marco Valli ise Euro Bölgesi’ndeki durgunluğun ihracatta yavaşlama yoluyla Türkiye’nin büyümesi üzerinde olumsuz etkisi olacağını söylüyor. Buna göre ekonomim’e konuşan Valli, Avrupa’daki yavaşlamanın Türkiye’de sadece büyümeyi değil enflasyonu da olumsuz etkileyebileceğini belirtiyor. Öte yandan Valli, ihracatın yavaşlamasının cari açığın artması yoluyla TL üzerindeki değer kaybı baskısını artıracağını ve bunun da enflasyon üzerindeki yukarı yönlü riskleri artırabileceğini belirtiyor. Ancak Valli, tekstil, otomotiv ve makine sektörlerinin, AB pazarına daha fazla bağımlı oldukları göz önüne alındığında, bu durumdan daha olumsuz etkilenebileceğini ifade ediyor. Öte yandan konuyla ilgili Valli’ye yöneltilen sorular ve yanıtları şöyle sıralanıyor: ■ Bu yılın başında yüksek enflasyon, zayıf büyüme ve jeopolitik gerilimler küresel resesyon tehdidi oluşturuyordu. Sizce yılın geri kalan kısmı için bu endişeler hala geçerli mi? "Enflasyon yavaşladı ancak bu yeterli değil. Büyük merkez bankaları yüksek alarm durumunda kalmaya devam ediyor çünkü şu ana kadar uygulanan sıkılaştırmanın enflasyonu hedefe geri döndürmek için yeterli olup olmayacağı kesin değil. Zayıf büyüme, esas olarak para politikası aktarımının artık güçlü olduğu ve küresel imalattaki zayıflığın faaliyet üzerinde baskı oluşturduğu Euro Bölgesi'nin mevcut durumdaki temel sorunudur. Fed’in yoğun sıkılaştırmasına rağmen ekonominin (en azından şimdiye kadar) şaşırtıcı bir şekilde güçlü kaldığı ABD’de ise durum böyle değil." ■ Jeopolitik gerilimler hala devam ederken (Ukrayna) ve iklim değişikliğinden kaynaklanan etkiler nedeniyle küresel ölçekte gıda enflasyonunda yeni bir sıçrama görülebilir mi? "Gıda enflasyonuna ilişkin öncü göstergeler düşüş eğiliminde ancak bu eğilimin devam edeceğine kesin gözüyle bakılmıyor. Başka bir şok bu eğilimi tersine çevirebilir. Gıda enflasyonunda iklim riski kesinlikle olası bir tetikleyici olabilir." ■ Küresel ticaretin öncüleri arasında gösterilen dünyanın en büyük lojistik şirketlerinden biri (Maersk) ikinci çeyrek karında keskin bir düşüş açıkladı. Avrupa’da ekonomi ve ticari aktivite yavaşlıyor. Avrupa’daki bu yavaşlamayla ilgili ciddi endişeleriniz var mı? "Euro Bölgesi'nde imalat sektörü tarafında sıkıntılar yaşanıyor. Çin’deki zayıflama ve pandemi sonrası yeniden açılmanın ardından harcama değişimleri nedeniyle önemli bir darbe aldı. Diğer taraftan, hizmet faaliyetlerinin de zayıflamaya başladığına dair kanıtlar var. Art arda faiz artırımları kesinlikle baskı oluşturdu. Tarihsel olarak, üretim ve hizmetler hiçbir zaman uzun süreli olarak birbirinden ayrılmamıştır; bu nedenle, pandemi sonrası yeniden açılma etkisinin azalması nedeniyle şu anda gördüklerimiz şaşırtıcı değil. Avrupa’daki yavaşlamanın boyutu ciddi ama sert bir resesyondan ziyade esas olarak durgunluk bekliyorum. Enflasyonun düşürülmesi ve özel sektördeki sağlıklı bilançolar, sert inişin önlenmesine yardımcı olacaktır." ■ Avrupa’daki yavaşlama Türkiye’nin ekonomik göstergelerine nasıl yansır? Başlıca ticaret ortaklarından gelen olumsuz etki en çok hangi alanlarda hissedilecek? "Euro Bölgesi'ndeki yavaşlama, Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 32’sini oluşturan bu ülkelere yapılan ihracat üzerinden, Türkiye’nin büyümesi üzerinde olumsuz etki yapacak. Ayrıca Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilerin yüzde 25’i Euro Bölgesi ülkelerinden geliyor. AB pazarına daha fazla bağımlı oldukları göz önüne alındığında, tekstil, otomotiv ve makine sektörleri bu durumdan daha olumsuz etkilenebilir. Avrupa ekonomilerindeki zayıflamaya bağlı olarak Türkiye’nin ihracatının yavaşlaması, cari açığın artması yoluyla TL üzerindeki değer kaybı baskısını ve dolayısıyla da enflasyon üzerindeki yukarı yönlü riskleri artırarak enflasyonda yükselişe neden olabilir." ■ Sizce Fed enflasyon problemini büyük ölçüde çözdü mü? ABD ekonomisi için yumuşak bir iniş bekliyor musunuz? "ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın da geçtiğimiz hafta işaret ettiği gibi, ekonomi çok güçlü olduğu için Fed enflasyona karşı tam bir zafer iddiasında bulunamaz. Fed, trendin altındaki büyümenin ve işgücü piyasasında baskının hafiflediğinin kanıtlarını görmek istiyor. Ekonomideki mevcut güçlü trend devam ederse Fed’in faiz artırımına devam etmekten başka seçeneği kalmayacak. UniCredit olarak, yumuşak inişi hala en muhtemel senaryo olarak görüyoruz."