Merkez Bankası'nın faiz kararı ne olacak?: Dolar kurundaki hareket ne zaman duracak?

Buna göre Türk Lirası dolar karşısında dünkü değer kayıplarıyla birlikte yılbaşından bu yana %30'un üzerinde kayıp yaşadı. Döviz kurlarındaki artış ve yeni vergiler sonrası ekonomistlerin temmuz ayında rekor enflasyon beklemesi ise TL'deki kayıpların üzerinde önemli bir katalizör oldu. Buna göre satın alma gücünü korumak isteyen bireyler dolar, altın ve borsaya yönelerek, bu yatırım araçlarında yeni zirvelerin görülmesini sağladı. Ekonomistlere göre eskiden kur yükselişlerini döviz satışlarıyla durdurmayı amaçlayan kamunun, bugün benzer bir adım atmaması da yükselişi hızlandıran bir başka neden olarak öne çıktı. TOBB ETÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Atılım Murat da, kurun bu kadar yükselmesine izin verildiği zaman enflasyon beklentilerinin kontrol edilemeyeceğini kaydederek, “Dolar/TL’de 27’lere geldik. Buralarda durmamız gerekiyor. Müdahale edilmesi gerekiyor. Ondan sonra belki bir ay sonra, iki ay sonra biraz daha yükselmesine izin verilir. Kontrollü kur politikasının devam etmesi gerektiğini düşünüyorum" dedi. Ekonomist Emre Alkin ise “Ücretleri yükselterek talep canlı tutulurken, diğer taraftan Merkez Bankasının rezervlerini güçlendirmek amacıyla döviz satın aldığını da biliyoruz” diyerek, hem faizleri hem de vergileri yükselterek enflasyonu düşürmeye kalkmanın Merkez Bankası’nın bu ayki faiz kararında epeyce zorlanacak olmasına yol açtığını söyledi. Bu gelişmelerin ortasında piyasalar ise yarın TSİ 14.00’te açıklanacak TCMB’nin faiz kararını beklemeye başladı. Commerzbank Gelişmekte Olan Piyasalar Kıdemli Ekonomisti Tatha Ghose ve Societe Generale Baş Orta-Doğu Avrupa, Orta Doğu, Afrika (CEEMEA) Stratejisti Marek Drimal, TCMB'nin 500 baz puanlık artırımla politika faizini yüzde 20'ye çıkaracağı öngörüsünde bulundu. Banka'nın kararının "kademeli" Ortodoks para politikasına dönüş ile uyumlu olacağını belirten Drimal, TCMB'nin bu kararının aynı zamanda haziran ayı toplantısında tespit edilen sorunlarla özellikle zorlu çekirdek enflasyonu ele alma stratejisiyle de uyum sağlayacağını kaydetti. Ancak ekonomistler, faiz artışının piyasa beklentisi olan 500 baz puan yerine 150-200 baz puan olacağına yönelik haberlerin, kademeli politikalara yönelik zaten var olan soru işaretlerini artırarak TL'ye değer kaybı olarak yansıdığını söyledi. Türkiye gazetesi yazarı Necmettin Batırel de, sosyal medya hesabından kurlardaki artışın sebeplerini değerlendirdi. Buna göre Batırel, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, döviz kurlarındaki artışın nedeninin, piyasanın faiz beklentilerini beğenmemesi olduğunu ifade etti. Batırel “Son gelen haberlere göre merkez bankası 20 Temmuz’daki toplantısında faizi 325 baz puan artırarak 18,25’e çıkaracak. Piyasa bu artışı yeterli görmediği için kurlarda yükseliş yaşanıyor” dedi. Merkez Bankası’na yönelik faiz öngörüsünü paylaşan isimlerden biri isi Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) CEEMEA Araştırma Birimi Müdürü Uğraş Ülkü olmuştu. Buna göre Ülkü, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) yarınki toplantısında politika faizini 250 baz puan artıracağını öngörmüştü.

Merkez Bankası'nın (TCMB) perşembe günü açıklayacağı faiz kararının piyasa beklentilerini karşılamaktan uzak kalabileceğine yönelik endişeler, döviz kurlarının yeni zirvelere ulaşmasına sebep oldu.